Ok gövdelerinde, mukavemet kaybı getirmeyecek şekilde hafif yapı eldesinden ötürü düşük yoğunluğa sahip ağaç türleri tercih edilmektedir. Elastikiyet modülünün yüksek olması, oldukça narin yapıdaki okun şekil değiştirme direncini artıracağından tercih edilmektedir. Okların boyları 60 cm ile 80 cm arasında, ağırlığı genellikle 9 gr ile 50 gr arasında değişmektedir. Oklar, malzemelerine göre çeşitlendirilebilirler fakat okun her kısmında farklı malzeme kullanıldığı göz önüne alındığında, okları malzemelerine göre ayırmak dar kapsamlı kalmaktadır. Oklar yapıldıkları malzeme bakımından, kamış ve ağaç diye ikiye ayrıldığı gibi, kullanıldıkları amaca göre de tirkeş oku, talimhane oku, puta oku, menzil oku, idman oku ve meşk oku gibi türlere ayrılmaktadır. Osmanlılar, okun kısımlarını insan vücuduna benzeterek adlandırmışlardır.
Ok kirişe takılan gez kertiğinden ucuna kadar 24 eşit parçaya bölünmüş; arkadan öne doğru ilk 4 kısmına baş, başın bitimine boğaz, 11. kısma göbek, boğazla göbek arasına göğüs, göbekten 17. kısma kadar olan yere baldır, baldırdan uca kadar olan kısma ayak denmiştir. Türkler ok atma konusunda büyük rekorlara imza atmışlardır. 845,5 m’ye ok fırlatmışlardır. Bu rekorlar benzer yay ve oklarla halen kırılamamıştır.
Gündüz, G., Özden, S. & Tekçe, M. S. (2010). Türkler’de Ahşap Ok Yapımı. Bartın Orman Fakültesi Dergisi, 12 (17), 111-122.
Tam metin için tıklayınız.